Multiplayer Online Battle Arena ya da hepimizin bildiği kısaltma adıyla MOBA oyun türünün atası, bir çoğumuzun eskiden severek oynadığı genç neslin de adını mutlaka duyduğu Defense of the Ancients namıdiğer Dota‘nın yaratıcılarının ikiye bölünmesiyle 2006 yılında hayat buldu Riot Games. Bu yapımcıların bir kısmı şu an Valve‘ye ait olan Dota 2‘nin yapımında yer alırken Riot Games bünyesine geçenler ise her yıl milyonlarca oynanan League of Legends‘ı ortaya çıkardılar. O günden bu yana oyun sektörüne büyük ölçüde yön vermeyi başarmış olan Kaliforniya merkezli şirket, oyun yapımcılığının yanı sıra dağıtımcısı ve en önemlisi de dünyanın en büyük espor organizatörlerinden de biri. Oyuncu odaklı bir şirket olmasından dolayı çoğunlukla takdir görmüş bir organizasyon olan Riot Games elbette zaman zaman oyuncuların ve toplulukların tepkisini de çekmişti. Şimdilerde esporda yaptıkları yeniliklerden dolayı da yoğun eleştiri altında. Riot Games bu sürece nasıl geldi? Neyi hedefliyor?
Riot Games Türkiye – 2012
Türkiye’deki büyük oyuncu potansiyelinin farkında varan Riot Games, 2012 yılında Türkiye pazarına açılmak için hamlelerde bulundu. Riot Games Türkiye ofisi açıldı, League of Legends oyununu tamamen Türkçe yaptılar, kısa bir süre sonra da Türk oyuncuların düşük ping ile oynayabilmesi için İstanbul sunucusu devreye girdi. Bu süre içerisinde espor için de ilk yatırımlar yapılmaya başlandı. 2012 yılında ülkemizde ulusal bir turnuva düzenleyen Riot Games, 2013 yılında da resmi bir turnuva düzenleyerek ülkemizi küresel LoL Espor ekosistemi içerisine ilk kez dahil etmiş oldu.
Ülkemizde de bu yatırımların ciddi ölçüde karşılığı oldu. Birçok oyun severin MOBA oyun türüyle tanşması League of Legends ile oldu. Düzenli ve resmi espor turnuvalarıyla tanışmamız da yine Riot Games sayesinde oldu.
League of Legends, Espor ve Topluluk
Riot Games‘in ülkemizde yaptığı başarılı çalışmaların sonucunda giderek artan bir oyuncu ve espor topluluğu oluşmaya başladı. Ülkemizde en çok oynanan çevrimiçi oyun League of Legends olurken, en büyük espor organizasyonu da yine Riot Games’in düzenlediği Şampiyonluk Ligi oldu. Türkiye sunucusunun İstanbul’a taşınmasıyla Türk oyuncuların ping sorununu çözen Riot Games, bir süreliğine Avrupa sunucusundan Türkiye sunucusuna geçişleri de ücretsiz yaptı. Türkiye’ye özel oyun içi içeriklerle de sağlam halkla ilişkiler ve reklam çalışması yürüten şirket oyuncuların takdirini de toplamayı başarmıştı.
2015 yılında da Türkiye’de ilk resmi espor ligini kuran Riot Games, Türkiye’nin büyük bir kısmının espor ile tanışmasına vesile oldu. Ülkemizin en köklü spor kulüplerinden olan Beşiktaş Jimnastik Kulübü, bu büyüyen sektörün bir parçası olmak için 2015 yılında LoL kadrosu kurarak Şampiyonluk Ligi‘ne dahil oldu. Ülkemizde ve dünyada da bir ilke imza atan siyah beyazlı camia dünya çapında bu gelişmelerin öncüsü de oldu. Espora artan bu yatırımın meyvesi de büyük oldu. 2014 Türkiye Büyük Finali şampiyonu olan Dark Passage, 2014 International Wild Card’da şampiyon olarak hem ülkemize ilk uluslararası başarıyı getirmiş hem de League of Legends Dünya Şampiyonası‘nda mücadele eden ilk Türk temsilcisi olmuştu. Şampiyonluk Ligi’nde 2015 Kış Mevsimi şampiyonu olan Beşiktaş Esports, 2015 International Wildcard Invitational‘da da şampiyon olarak ilk kez düzenlenecek olan Mid-Season Invitational‘da yerini almış ve MSI turnuvasında mücadele eden ilk Türk temsilcisi olmuştu. 2017 yılında 1907 Fenerbahçe Espor, yeni formatında Dünya Şampiyonası‘nda mücadele etmiş ve ön elemeleri başarıyla geçerek 2017 Dünya Şampiyonası gruplarına kalmayı başarmıştı. Şampiyonluk Ligi, 2016 ve 2017 yıllarında TBF şampiyonlarına bilindiği kadarıyla 125.000 TL ödül vererek bir rekora da imza atmıştı.
Krizlerin Başlangıcı
League of Legends için ülkemizde başarılı bir şekilde pazarlama politakası yürüten Riot Games için ilk kırılma 2018 yılında gerçekleşti. Bir önceki sezon Türkiye Büyük Finali şampiyonuna 125.000 TL para ödülü verdiği bilinen şirket, 2018 itibariyle takımlara yapılan finansal destek paketi ödemelerini tamamen kaldırdı. Takımlara ödül havuzunun haricinde gelir olarak sadece sponsor yolunu bırakan lig yönetimi, sonrasında da büyük gelişmelerin önünü açtı. 2019 yılında büyük liglerde olduğu gibi düşme/yükselmeyi, Yükselme Ligi‘ni ortadan kaldıran lig yönetimi, 10 takım ile partnerlik imzaladı ve bu 10 takımın akademi takımlarının yarışacağı Akademi Ligi‘ni kurdu. Espor Sahnesi de ilk defa o sezon aramıza katıldı.
Düşme/yükselmenin kaldırılmasıyla ligdeki rekabetin büyük ölçüde azaldığı gözle görülür bir gerçekti. Zaten herhangi bir para ödülünün olmaması da takımların yatırımlarını büyük ölçüde düşürüyor, başarılı olan yerli oyuncular da Türkiye’de kalmak istemiyordu. Özellikle 2019-2022 yılları içerisinde lig büyük bir oyuncu ithalatçısına dönüşmüş durumda. Ligin kalitesi her geçen gün kötüye giderken bir de Covid-19 Pandemisi patlak verince, ülke ekonomizin büyük ölçüde zarar görmüş ve Türkiye espor açısından cazibesini kaybetmeye başlamıştı. Takımlar ekonomik açıdan büyük zararlar görürken, Royal Youth ise ligdeki bütün hakları ile beraber Birleşik Arap Emirlikleri kökenli espor kulübü NASR ESPORTS tarafından satın alınmıştı.
Bu devirle beraber League of Legends‘da ilk kez Orta Doğu ve Kuzey Afrika (MENA) bölgesinden bir takım resmi bir lige giriş yapmış oldu. Üstüne bir de MENA oyuncuları Şampiyonluk Ligi için yerli oyuncu statüsüne alınınca topluluk için adeta bir isyanın fitili ateşlenmiş oldu. Türkiye’nin MENA bölgesi ile birleşceği söylentilerinin ilk çıkış noktası bu olay oldu. Fakat topluluğun gözden kaçırdığı bir nokta vardı. Riot Games; Avrupa, Türkiye, Bağımsız Devletler Topluluğu ve MENA bölgelerini espor yönetimi açısından tek bir çatı altına toplamıştı. Türkiye zaten öncesinde EMEA‘nın çatısı altında bir alt bölge olmuştu. EMEA bölgesinin acısını en çok Riot Games’in yeni oyununda zaten yaşamıştık. VALORANT Champions Tour boyunca Türkiye, hiçbir turnuvaya doğrudan takım gönderme hakkına sahip olmadı.
Şampiyonluk Ligi için en büyük gelişme 23 Eylül 2021 tarihinde yayınlanan “2022 ESPOR SEZONU VFŞL PLANLARIMIZ” yazısı oldu. Bu yazıda, 2019 yılında açılan Espor Sahnesi‘nin kapatılacağı, takımlarla yapılan partnerlik sözleşmelerinin bir yıl daha uzatılacağı ve gelecek planlarının daha sonra paylaşılacağı yazıyordu. Bu durum toplulukta inanılmaz bir tepkiye sebep oldu. Şampiyonluk Ligi’nin kapanacağı, Türkiye’nin MENA ile birleşeceği gibi bir şey uzunca bir süre konuşuldu. Bütün bu belirsizliği üstüne Riot Games Türkiye Ülke Müdürü Erdinç İyikul, katıldığı bir yayında bu kararı Şampiyonluk Ligi’nde iyileştirmeler yapmak için aldıklarını, ellerindeki bütçeyi bu sahneyi ayırmak yerine takımlar için daha verimli bir şekilde kullanmak istediklerini açıkladı. Şampiyonluk Ligi’nin kapanmasının veya MENA ile birleşmesinin de gündemde olmadığını ekledi. Bu açıklamalar topluluk adına bir nebze rahatlatıcı olsa da taraftarlar ne ile karşılaşacaklarını merak ediyordu.
2022 Sezonu, Şampiyonluk Ligi ve VRL
2022 yılı için Riot Games, EMEA bölgesinde rekabeti arttırmak için bir takım yeniliklere gitti. Bunlardan biri hatta en önemlisi de VALORANT Regional Leagues adındaki bölgesel ligler. Uzun uzun bu yeniliklerden bahsetmek istemiyorum. Detaylar için aşağıdaki makalemizi okuyabilirsiniz.
Yapılan yenilikler doğrultusunda Türkiye’nin EMEA bölgesine göndereceği takım sayısı azaltıldı ve Türkiye üst ligde yarışacak iki takımın belirleneceği bir eleme bölgesi haline geldi. Geçtiğimiz yıl Türkiye için Challengers turnuvaları düzenlenmiş ve para ödülü dağıtılmıştı. Mevcut sistemde EMEA’da yarışamayan hiçbir takım para ödülü bile alamıyor. Türkiye’deki bölgesel ligin yönetimi ve organizasyonu bir üçüncü tarafa verildi. Fakat sadece lig değil, ligin ve bütün resmi VALORANT turnuvalarının yayın hakları da bu şirket tarafından üç yıllığına alınmıştı. Yani artık geçtiğimiz yıl VALORANT yayınlarının yapıldığı stüdyomuz da yoktu.
Tabi bir diğer belirsizlik de Şampiyonluk Ligi‘ydi. Espor Sahnesi‘nin kapanacağı haberinden sonra LoLespor Twitter hesabı uzun bir süre paylaşım yapmadı. 5 Ronin Kurucusu Sefa Kuru konu ile ilgili şu paylaşımı yaptı;
Kısa bir süre sonra da LoLespor hesabından ligin yakın zamanda başlayacağı ile ilgili bir tweet attı. Şampiyonluk Ligi ile ilgili gerçekler de yavaş yavaş gün yüzüne çıkmaya başladı. Birçok sunucu Riot Games ile ilgili olan sözleşmelerinin sona erdiğini ve yeni iş aradıklarını duyurdu. Kaan Kural ve Dora Özsoy ise espor sunuculuğundan tamamen ayrılmıştı. Ve son olarak da Şampiyonluk Ligi’nde çalışan ekibin tamamının işten ayrıldığı bilgisi ortaya çıktı. Son olarak da Şampiyonluk Ligi’nin yayınlanması için üçüncü bir taraftan yayın hizmeti alındığı öğrenildi. Erdinç İyikul‘un yaptığı açıklamalar boşa düşerken, hem LoL hem de VALORANT Esporu için Riot Games, Türkiye’den elini çekmeye başladı.
Peki Ne Olacak?
İçinde olduğumuz süreç, geçmişte örnekleri olan bir durum. En yakın zamanda Riot Games Avustralya ofisini ve Oceanic Pro League‘i kapatmıştı. Yaptığı duyuruda Okyanusya bölgesinin oyuncularının Kuzey Amerika bölgesinde yerli oyuncu sayılacağı ve Okyanusya bölgesinden MSI ve Worlds‘e gidecek takımları belirlemek için turnvualar düzenleneceği duyuruldu. Bölgenin ilk ve tek resmi espor ligi olan OPL‘in kapatılması Okyanusya’daki espor severleri derinden yaralamıştı. Daha sonra ESL Avustralya ve Guinevere Capital duruma el atarak League of Legends’ın Okyanusya’daki haklarını alarak yeni bir lig kurdu ve bu lig kısa sürede global ekosisteme entegre edildi. VALORANT için de benzer bir senaryo mevcut. Okyanusya’da Challengers turnuvaları düzenlenmiyor. Geçen sezon VALORANT Oceania Tour düzenlenmiş ve turnuvayı ilk iki sırada tamamlayan takımlar VALORANT Champions‘da mücadele edebilmek için Kuzey Amerika Son Şans Elemeleri‘ne katılmıştı. (Pandemi sebebiyle katılamadılar.) Bu sezon VALORANT Oceania Tour, Asya-Pasifik bölgesine entegre edildi.
Türkiye’de de benzer bir sürecin yaşandığını görüyoruz. İlerleyen zamanlarda Şampiyonluk Ligi‘nin League of Legends European Championship‘e veya European Masters‘a entegre edilmesi, MENA bölgesi ile birleştirilmesi, Türkiye ve MENA’nın yanı sıra BDT bölgesinin de bu ekosistme dahil edilmesi bekleniyor. VALORANT içinse adil olmayan bir sistem zaten kurulmuş durumda. Türkiye oyun ilk çıktığından beri umut vaadeden bir bölgeyken, EMEA‘nın altında ezilip gidiyor. Çünkü EMEA bölgesi tartışmasız dünyada rekabetin en yoğun yaşandığı bölge. Hal böyleyken Türkiye ve BDT bölgelerinin takımlarının EMEA’yı geçip de LAN turnuvalarına katılması çok çok zorlaşıyor. Bir de üstüne Riot Games, EMEA bölgesine komik sayılabilecek sayıda slotlar verince durum daha da kötüleşiyor.
League of Legends için oturmuş ve tekel olarak yönetilen bir espor ekosistemi mevcut. O yüzden bu durumda Riot Games‘e tümüyle bağımlıyız. Fakat VALORANT için durum bu kadar vahim değil. Zira Riot Games, CS:GO‘da olduğu gibi üçüncü tarafların turnuvalar düzenlemesine izin verdi. Geçtiğimiz yıl VALORANT Champions‘da EMEA bölgesinin temsilcilerinin baskın performasını izlemiştik. Amerikalar (KRÜ Esports hariç) ve Asya-Pasifik bölgeleri tam anlamıyla fiyasko çıkmış son 8’de dört EMEA temsilcisi ve yine finalde de iki EMEA temsilcisi izlemiştik. Rekabetin yoğun olduğu özel ligler veya turnuvalar (Bkz. BLAST Premier) izlememiz çok mümkün görünüyor. Rekabetin tıkandığı spor branşlarında bu tarz durumlara da alışığız. NBA, EuroLeague, her ne kadar başarısız a olsa Avrupa Süper Ligi, geleneksel sporlarda rekabetin tıkandığı noktalarda ortaya çıkmıştı.